Dünyayı etkileyen salgın hastalıklar konusuna farklı bir yaklaşım getiren bu yazı, okuyucuyu yeni sorular sormaya yönlendiriyor.

Malumunuz üzere son günlerde dünya, Afrika menşeli yeni bir virüs tehdidine karşı teyakkuz halinde. Covid 19 ile ilgili soru işaretleri tam olarak ortadan kaldırılmamışken özellikle Avrupa’yı 4 sene önceki kapanma ve kısıtlama formülüne ikna etmek hiç de kolay olmayacak.

İnsanlık tarihini etkileyen salgın hastalıklara baktığımızda 14. Yüzyılda Avrupa’yı kasıp kavuran kara vebayı ve 1. Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru etkisini hissettiren İspanyol Gribi’ni görüyoruz. İspanyol Gribi ile ilgili kısa bir bilgi vermek isterim.

Bahsi geçen rahatsızlık bir tür influenza olup, isminin İspanyol olması, hastalığın menşei ile alakadar değil, savaş sonrası İspanya’nın bu hastalığı kabul ve beyan edip süreçle ilgili çözüm maksatlı aksiyon olmasından kaynaklıdır.

Bu zamana kadar tüm insanlık tarihini etkileyen 2 büyük salgın varken Maymun Çiçeği’nin evrensel boyutta etkili olacağını varsayarsak sadece 5 yılda 2. büyük salgın vuku bulmuş oluyor ve 2019 sonrası tarih, tüm milattan sonraki büyük salgın hastalık sayısını yakalamış oluyor.

Muhakkak konunun matematiği bu şekilde ele alınamaz. Coğrafi Keşifler ve Sanayi Devrimi ile birlikte dünya her geçen gün küçülmeye başladı. Tedarik zincirinin gelişmesi, hava ve deniz ulaşımının teknolojiden nasibini alması, artan endüstriyel faaliyetlerin insan sağlığına zararı, globalleşen dünyada temas ve etkileşimin her geçen gün yükselmesi herhangi bir virüsün yayılması için son yüz yılın, geçtiğimiz bin dokuz yüz yıldan daha elverişli olduğunu gözler önüne seriyor aslında.

Haydi gelin bu yazıda şeytanın avukatlığını yapalım ve tüm bu önümüze konanları komplo teorisi penceresinde değerlendirelim.

Bahsi geçen virüsün laboratuvar ortamında “kötü adamlar” tarafından yaratıldığını üretildiğini varsayalım. X jenerasyonuyla birlikte neoliberalizm ve materyalizm akıntısına kapılan Avrupa’yı nasıl eve tıkıştıracağız?

Evet, yapay bir virüsle dünyaya korku satmayı hedefleyen zümre, insanları kendi rızalarıyla eve sokacak propagandayı da üretecektir muhakkak.

Peki tüm bunlar ne anlama geliyor?

Mr. Robot’taki Evilcorp gibi bir şirket tarafından mı yönetiliyoruz?

Tüm dünyanın evde oturup Netflix izleyerek yozlaşması mı hedefleniyor?

Bir başyapıt olan Zeitgeist’ta tarif edilen sınırsız, milliyetsiz, toplumsal norm ve sinir uçları olmayan, din-dil-ırk hatta cinsiyet ayrımı olmayan, tam anlamıyla globalleşmiş ve kontrol edilebilir yığınlar mı oluşturulacak?

Şeytanın avukatlığını yapmaya başladığınızda adeta bir mayın tarlasına giriyorsunuz.

Bu tarlada sorular cevaplanmak üzere değil, bizi sıradaki soruya götürsün diye soruluyor.

banner69
Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner27

banner71

banner171

banner5

banner70