Kategoriler

Utanmak

Kaybolduktan 19 gün sonra cesedi öldürülmüş olarak bulunan sekiz yaşındaki Narin’in başına gelenlere ülke sınırları içerisinde yaşayan milyonlarca vatandaş gibi bizde bir anlam veremiyoruz.

Sekiz yaşındaki suçsuz günahsız bir kız çocuğunun belki de an yakını yada yakınları tarafından öldürülmesinin kanuni tarafı bir tarafa millet olarak hepimizin utanması utanç duyması gerektiğine inanıyoruz.

Kadınları koruyamamanın , çocuklara sahip çıkamamanın sekiz yaşındaki bir kız çocuğunun hangi sebepler adına öldürülmesinin utancını maalesef yaşayan bir neslin içerisinde bulduk kendimizi.

Öteden beri biz kendimizi “kimsesizlerin kimsesi” olarak görüyor yardımseverlikte örnek insanlar olduğumuzu hemen her platformda anlatıp duruyoruz.

Ancak akşam olup haber saati başlamadan “inşallah bugün kadın cinayeti yoktur” şeklinde ettiğimiz tüm dualara rağmen söz konusu kadın cinayetleri azalması bir tarafa her geçen gün sayı olarak artış gösteriyor.

Söz konusu cinayetleri işleyenler kolluk kuvvetleri tarafından yakalandığında mahkeme karşısına çıkartılıyor, pek çok mahkemede şahit olduğumuz gibi sanık bazen takım elbise giydiği bazen kravat taktığı için iyi hal indiriminden faydalanıyor.

2024-2025 yılı eğitim ve öğretim yılı ülke genelinde sabah saatlerinde yapılan törenler ile var olan tüm okullarda başladı, anneler babalar ilk kez okula başlayan çocukları biraz heyecan ama daha çok endişe ve korku ile okula götürüp çıkış saatini beklemeye başladılar.

Normal şartlarda arkadaşları ile birlikte okula gelmesi onlarla birlikte öğretmenlerine sarılması beklenilen Narin tüm haber kanallarından kanımız donmuş bir şekilde izlediğimiz gibi çok büyük güvenlik güçleri gözetiminde toprağın kara bağrına teslim edildi.

Bu sütunlarda yine belirtmiştik bundan sonra kalan ömrümüzü Narin’i ve narin gibi çocuklarımızı koruyamamanın hemen her gün işlenen kadın cinayetlerini önleyememenin utancı ile tamamlayacağız.

Böyle bir utanç ile yaşamanın ne kadar zor olduğunu bilmeyen yok, bu acıyı hissetmeyen nerede ise yok gibi.

Narin’in annesinin babasının bundan sonraki hayatlarını nasıl bir psikoloji ile tamamlayacaklarını tahmin etmek zor olmasa gerek.

Onlarla birlikte yukarıda belirttiğimiz gibi sekiz yaşında bir çocuğu koruyamadığımız kayıp olduğu andan itibaren tüm imkanlarımızı seferber edemeyip 19 gün sonra Narin’in cesedine ulaşmanın utancını millet olarak yaşamak zorunda kalacağız.

Çocukların ve kadınların daha iyi korunması adına var olan kanunlarımıza daha caydırıcı maddeler ekleyemediğimiz müddetçe söz konusu utançtan kurtulamayacağımızı çok net bir şekilde biliyoruz.

Umarız ve dileriz bu utançtan hepimiz gereken dersi çıkartırız.

Yoksa gelecekte millet olarak artık taşınmaz boyutlara gelen vicdan azabı dolayısı ile utanç duyacağımız günlerin gecelerin altında kalacağız.

Yorumlar